Site icon Turizm Günlüğü

Turizmde Tozpembe Tablo: Yatırımcılar İçin Gerçek Riskler Görmezden mi Geliniyor?

2023 Yılında Teşvikli Turizm Yatırımları

JRO Yatırım, Türkiye’de turizm yatırımı yapmanın avantajlarını sıraladı. Ancak sektör temsilcilerinin ısrarla vurguladığı ‘fırsatlar’ başlıklarının, ülkenin ekonomik ve hukuki belirsizlik ortamında ne kadar gerçekçi olduğu tartışma yaratıyor.

İSTANBUL (AA) – Otel alım-satımı platformları OteliniSat.com ve SellYourHotel.com üzerinden Türkiye turizm sektörünü “yatırım cenneti” olarak pazarlayan JRO Yatırım, yaptığı son açıklamada Türkiye’nin doğal ve kültürel zenginliklerinin yabancı yatırımcılar için büyük avantajlar sunduğunu iddia etti.

Ancak şirketin açıklamasında, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kırılganlık, yüksek enflasyon, hukuk güvencesinin zayıflığı ve son yıllarda turizm sektörüne yön veren kamu politikalarının sıkça değişmesi gibi ciddi risk faktörlerine hiç değinilmemesi dikkat çekti.

Yatırımcılar için ‘vitrin’ çok parlak ama arka plan bulanık

Şirketin açıklamasında, Türkiye’nin sağlık, kültür, gastronomi, yayla ve kış turizmi gibi alanlarda yatırımcılara “yüksek getiri” sunduğu iddia edilirken, bu potansiyelin nasıl sürdürülebilir hale geleceğine ilişkin somut veriler yer almadı. Özellikle Kapadokya, Bodrum ve Antalya gibi bölgelerdeki çevre tahribatı, altyapı sorunları ve kontrolsüz yapılaşma, yatırımcının uzun vadede karşılaşabileceği temel sorunlar arasında gösteriliyor.

Resmi rakamlarla parlatılan başarı tablosu

Açıklamada Türkiye’nin 2024 yılında 62,2 milyon turist ağırladığı ve 61 milyar dolar gelir elde ettiği belirtilse de, kişi başı harcamanın düşük seviyelerde kalması, kitlesel ve ucuz turizme dayalı sistemin ne derece sağlıklı olduğu sorusunu akıllara getiriyor. 2025 hedefi olarak açıklanan “70 milyon turist ve 70 milyar dolar gelir” ise nitelikten çok niceliğe odaklanan bir turizm politikası izlenimini güçlendiriyor.

Siyasi belirsizlik ve yatırım güvenliği görmezden geliniyor

Türkiye’nin “Asya ile Avrupa arasında köprü” olması ve modern ulaşım ağıyla öne çıktığı gibi söylemler ise yıllardır yinelenen klişeler arasında. Oysa son dönemde artan siyasi gerilimler, yargı bağımsızlığına dair uluslararası endişeler ve yatırımcıların karşılaştığı bürokratik engeller gibi faktörler, yatırım ortamının gerçek resmini çizmeyi zorlaştırıyor.

Danışmanlık mı, pazarlama stratejisi mi?

JRO Yatırım tarafından sunulan yatırım danışmanlığı, pazar analizi ve saha inceleme hizmetleri ise sektörde bazı çevrelerce, “sadece satış odaklı yönlendirmeler” olarak eleştiriliyor. Yatırımcının beklentisi ile sahadaki gerçeklik arasında oluşabilecek fark, özellikle küçük ve orta ölçekli yatırımcılar açısından ciddi mali kayıplara yol açabilir.

Göstermelik Raporlar Gerçekleri Örtmeye Yeter mi?

JRO Yatırım Yönetim Kurulu Başkanı Murat Göktuğ Aksu’nun, “Türkiye sürekli gelişen bir pazar sunuyor” ifadesi, her yatırımcının aklında şu soruyu bırakmalı: Ekonomik istikrar ve hukuk güvenliği olmadan gelişen bir pazar gerçekten yatırım yapılabilir mi?

Kısacası, bu tür tozpembe sunumlara temkinli yaklaşmakta, yatırımcının yalnızca potansiyele değil, risklere de odaklanmasında fayda var. Gerçek yatırım ortamı, reklam sloganlarından çok daha karmaşık.

Exit mobile version