Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, 2028 yılına kadar Türkiye’nin turizm gelirini 75 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini açıklarken, Avrupa Birliği’ne vize kolaylığı çağrısında bulundu.
Ankara Sanayi Odası’nın Etnografya Müzesi’nde düzenlediği 14. Geleneksel Büyükelçilikler Resepsiyonu’nda konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin ekonomik yol haritasına ilişkin önemli mesajlar verdi.
2026–2028 Orta Vadeli Program kapsamında enflasyonla mücadele ve makroekonomik istikrarın ön planda olduğunu vurgulayan Yılmaz, özellikle hizmet ihracatının lokomotifi olan turizm gelirinin 75 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiğini söyledi.
Yılmaz ayrıca, Avrupa Birliği ile ilişkilerde yeni bir pozitif gündem oluşturmak istediklerini belirterek, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve vize kolaylığı gibi başlıklarda “kazan-kazan” anlayışıyla ilerlenmesi çağrısında bulundu.
ANKARA (AA) – Geçen günlerde açıklanan 2026–2028 dönemine ait Orta Vadeli Program’ın merkezinde makroekonomik istikrar ve enflasyonla mücadele politikasının yer aldığına işaret eden Yılmaz’ın konuyla ilgili açıklamaları:
“2028 perspektifinde, 3 yıl sonrası için enflasyonu kalıcı bir şekilde tek haneye düşürmeyi hedefliyoruz. Cari işlemler açığını yüzde 1 gibi sürdürülebilir bir seviyeye taşımak istiyoruz. Bu yıl sonu itibarıyla yüzde 1,4 gibi bir oran bekliyoruz. Bu da tarihsel ortalamamızın altında ama 2028’de yüzde 1’leri hedefliyoruz. Program döneminde ilave 2,5 milyon istihdam üretmeyi ve istatistiklerimizin tutulduğu tarihten bu yana ilk defa yüzde 8’in altında bir işsizlik oranını hedefliyoruz. Mal ihracatımızı 300 milyar doların üzerine taşırken hizmet ihracatımızın da 150 milyar doları aşacağını, tek başına turizm gelirimizin 75 milyar dolara ulaşacağını öngörüyoruz.
Gelecek haftalarda, Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyon Başkanı ve AB Büyükelçileri ile bir araya geleceğiz, AB ile pozitif bir gündem oluşturmak istiyoruz. Gümrük Birliği’nin modernizasyonundan vize kolaylığına, diğer alanlara varıncaya kadar her konuda kazan-kazan anlayışıyla ve ortak değerlerle yapabileceğimiz çok şey var. İnşallah bu liderliği Avrupa Birliği de gösterir, hep birlikte farklı bir gündemle yola devam ederiz diyorum. Bu çerçevede Ukrayna-Rusya savaşının sona ermesi, oradaki yaşanan trajedilerin sonlanması için de Türkiye Cumhuriyeti olarak elimizden gelen tüm gayreti, tüm diplomatik gayreti sarf ettiğimizi, tüm taraflarla konuşma yeteneği olan bir ülke olarak barışa ve huzura, istikrara, ortak amaçlarımıza hizmet etmeye devam ettiğimizi de ifade etmek isterim.”