Yolcusunu isim sorarak arayanlara 320 TL ceza

31 Aralık 2019’dan itibaren, İstanbul havalimanı içerisinde pankartla yolcu karşılamak yasaklandı.

Last Updated on 4 Ocak 2020 by Yaşar Çelik

31 Aralık’tan itibaren, dünyanın hiçbir ülkesinde örneği olmayan bir yasak İstanbul Havalimanı’nda uygulanmaya başladı ve havalimanı içerisinde pankartla yolcu karşılamak yasaklandı. Misafir karşılama elemanları yolcuyu pankart yerine sesle çağırmaya kalkarsa bu sefer polis gelip “sen isim sorarak insanları rahatsız ediyorsun” diyerek Kabahatler Kanunu’ndan 320 TL para cezası kesiyor.  

31 Mart’a kadar ücretsiz olan Meeting Lounge’a giriş, bu tarihten sonra ücretli olacaktı. Alınacak ücretin yolcu başına 4 euro artı KDV olduğu ortaya çıktı. Uygulamaya göre yolcu sayısı arttıkça bedel düşecek. Örneğin 50 kişilik bir grupta kişi başı ödeme, 3.22 euro artı KDV bedeli olacak. Turizm sektörü paydaşları karara tepki gösterirken Meeting Lounge’da henüz turizm sezonu açılmamasına karşın şimdiden kargaşa yaşanıyor.

Gazete Duvar’dan Aynur Tekin’in haberine göre misafir karşılama sektörü, son 10 yıl içinde turizmin gelişmesiyle daha önemli bir hale geldi. Havalimanına gelen misafirleri, TÜRSAB’a kayıtlı, kartvizitli transfer personelleri karşılıyor. Transfer personeli olmak isteyenler yazılı ve uygulamalı sınavlara tabii tutuluyor, sürecin sonunda başarılı olanlar belirli bir ücret ödeyerek belgesini alıyor ve çalışmaya başlıyor.

Seyahat acenteleriyle, yurt dışından gelen misafirlerin buluşacağı alan olarak tasarlanan Meeting Lounge, İstanbul Havalimanı Dış Hatlar Gelen Yolcu Kapısı’nın sol tarafında yer alıyor. Gelen yolcu kapısında Meeting Lounge’ı gösteren oklar bulunuyor. Ancak, yönlendirme yalnızca Latin harfleriyle İngilizce olarak hazırlanmış. Arapça, Çince, Rusça, Farsça gibi başka dillerde bilgilendirme bulunmuyor.

Misafir karşılamak isteyenler ve yolcular, check-in kontuarındakine benzer bir şekilde bir desk önünde sıraya giriyor ve görevliye pasaportlarını ibraz ederek kayıt yaptırıyor. Şu anda iki deskin aktif olarak çalıştığı Meeting Lounge’da şimdiden zaman zaman kuyruklar oluşuyor. Sonrasında 40-50 kişilik kapasitesi olan oturma alanına geçiliyor. Burada bulunan ekranlara, yurt dışından gelen yolcuların isimleri yansıtılıyor.

15 yıldır turizm sektöründe çalışan Nuri İlgin İstanbul Havalimanı’nda transfer personeli olarak çalışıyor. En çok Ortadoğu’dan gelen yüksek gelirli turistleri karşılıyor: “Ortadoğu’dan gelen misafirler daha çok paket hizmet satın alıyor. İçinde oteli, uçak bileti ve transferi olan paketler bunlar. Acente bize önceden antetli kağıtla listeyi gönderiyor, karşılayacağımız isimler belli, yolcumuz belli. Yolcu, pasaport kontrolünden sonra dışarı çıkıyor. Biz ismini kendi ana dilinde Arapçaysa Arapça, Farsçaysa Farsça yazıyoruz ve bekliyoruz. Gelen kişi karşısında direkt ismini görüyor, güzel bir şekilde karşılıyoruz. Aracına kadar eşlik ediyoruz ve oteline götürüyoruz.”

DÜZENLEMENİN SEBEBİ

İlgin’e göre bu düzenlemenin sebebi, havalimanında ofisi olan ve fahiş kiralar ödemek zorunda kalan acentelerin misafir karşılama pastasından pay alma isteği. İlgin bunu şöyle anlatıyor: “Verdikleri yüksek kirayı çıkarmak için bizimle buluşamayan yolcuları onlar kapmak istiyor. Büyük bir meblağ var karşılama işinde. İGA da bunun farkına vardığı için bunu almak istiyor. Hiçbir sistem kurmadan direkt oraya bir Meeting Lounge kurdular. Diğer gün geldiler, ‘Burayı boşaltın’ dediler. Görüyorsunuz bütün yolcular sağda solda mağdur. Misafirin ismini yazdırdım, misafir Meeting Lounge’a hasbel kader gitti. Ama misafirin ismini bile bulamadılar, bizzat yazdırdığım ismi yani. Operasyonel eksikler de diz boyu.”

DESK KİRALAMA ÜCRETİNİN SAATİ 300-400 EURO

Kalabalık grupları karşılamak için gelen yolcu kapısında desk kiralanabiliyor. Ancak desk kiralamanın saati 300-400 Euro arasında değişiyor. İlgin, “Bizde böyle bir para yok, biz euro ile kazanmıyoruz” diyor.

Nedim Saraç’ın telefonu hiç susmuyor. Yeni uygulama sebebiyle şaşkına dönen meslektaşları arayarak fikir alıyor. Sadece bugün öğle saatlerine kadar üç misafiri ile buluşamadığını söylüyor: “Dolaştım, sağda solda, tanımaya çalıştım, insanların yanına gidip sordum. Bu sefer polis gelip sen isim sorarak insanları rahatsız ediyorsun diye Kabahatler Kanunu’ndan 320 TL para cezası verdi. Ben yolcumu bulamıyorum, sormayıp da ne yapayım? Bazen de buluyorum ama zamanında bulamıyorum. Sabah yolculardan biriyle buluşana kadar yarım saat geçti. Zamanında buluşamadığımız için şikayet ediyor. Böyle giderse memnuniyet iyice düşer.”

AYAK BASTI PARASI

Mehmet Bilgin, 16 yıldır misafir karşılama sektöründe çalışıyor ve uygulama için “Kısa ve net olarak söylüyorum, ayak bastı parası istiyorlar. Bu sadece ticarete, paraya dayalı bir olaydır” diyor.

Bilgin, yurt dışından transfer hizmeti alarak Türkiye’ye gelen ve parasını ödediği hizmeti burada kullanamayan turistlerin bu durumu dolandırıcılık olarak yorumlayacağını ifade ediyor: “Artık, her şey çevrimiçi. Yolcular dünya çapında kullanılan seyahat sitelerine girecek ve yorum yapacak. ‘Bizi dolandırdılar, havalimanında bekledik gelmediler ya da bir de Meeting Lounge’da sıra bekledik, üstüne para verdik’ diyecekler ve bu durum internet üzerinden yayılacak. Bu turizme darbedir.”

Sektör çalışanları işlevsiz ve ticari olarak tanımladıkları uygulamadan geri adım atılması için mücadele edeceklerini söylüyor ve bu tür düzenlemeler yapılırken saha personellerinin görüşlerinin dikkate alınması gerektiğini belirtiyor.