Last Updated on 24 Ağustos 2020 by Yaşar Çelik
Şarap eleştirmeni Kemal Can Ocak, birçok uygarlığa ev sahipliği yapan Anadolu’nun ekili üzüm bağı bakımından çok köklü bir mirasa sahip olduğunu söyleyerek, doğru değerlendirilmesi halinde alternatif turizm seçeneği olarak bağ turizminin Türkiye için önemli bir potansiyel olduğunu belirtti.
Kemal Can Ocak, “Son dönemde dünyada yükselişe geçen bağ turizmi, aslında tarihsel olarak eskiye uzanır. Mesela en ünlü bağ gezginlerinden birisi Amerika’nın 3. Başkanı Thomas Jefferson’du. Genel anlamda üzüm bağları, tadım faaliyetleri, şarap üretim tesisleri, festivaller ve bölgenin yerel lezzetlerini de içerisine alan doğa temelli ve gastronomi yoğunluklu bir turizm çeşididir” dedi.
NORMAL TURİSTLERE GÖRE 4 KAT DAHA FAZLA HARCAMA YAPIYORLAR
Bağ turizmini tercih eden kişilerin daha fazla harcama yaptığına değinen Ocak, “Bağ turistlerinin, normal turistlere göre daha çok para harcadıkları ve tatillerini daha uzun planladıkları bir gerçek. Bazı araştırmaları incelediğimizde normal turistlere göre 4 kat fazla harcama yaptıkları sonucu çıkabiliyor. Kendilerini bağlarda mutlu hisseden bu turistler şehir merkezleri ve gözde tatil beldelerinden ziyade daha çok kırsal bölgelerde konakladıklarından bu bölgelerin gelişmelerine de büyük katkı sağlıyorlar. Eskiden bağ turizmini orta ve orta yaş üstü insanlar tercih ederken, son dönemde artan sayıda genç çifti de üzüm bağlarında görmek mümkün” ifadelerini kullandı.
YENİ BAĞ ROTALARI OLUŞTURULMALI
Türkiye’de mevcut durumda Trakya ve Urla’da bulunan bağ rotalarının yetersiz olduğuna dikkat çeken Kemal Can Ocak sözlerine şöyle devam etti:
“1980’lerde 100’den az şaraphanesi olan Yeni Zelanda, bugün bağ turizminin ciddi bir oyuncusu. Bağcılığın doğduğu bu topraklar ise planlı ve iyi programlanmış bir destekle çok iyi yerlere gelebilir. Ülkemizde yeni bağ rotaları oluşturularak, bu rotalar üzerinde yapılacak faaliyetleri de içeren tanıtım materyalleri oluşturulmalı. Mevcut bağ rotaları ise profesyonel örnekler incelenerek tekrar yapılandırılmalı.”
BAĞ TURİZMİNİN SEZONU YOK
Ayrıca bağ turizminin önemli bir özelliği sezonsuz olması, yani yılın her günü yapılabilir. Bu sayede sadece belli dönemlerinde aktif olan yerler, yılın her mevsimi yerli ve yabancı turist çeken cazibe merkezleri haline gelebiliyor.”
“BİRÇOK BELDEMİZ BAĞ TURİZMİ SAYESİNDE CANLANABİLİR”
Şarap eğitimi esnasında dünyanın çeşitli bağ bölgelerini gezen Ocak sözlerini şöyle noktaladı:
“Türkiye, ekili bağ alanı bakımından beşinci en büyük ülke. Dünyanın adını bile duymadığı birçok beldemiz bağ turizmi sayesinde canlanabilir. Düşünsenize, sabahın ilk ışıklarında bağ bozumuna eşlik eden ziyaretçiler, akşam ise Harput’ta kürsü başında. Bağ turistleri yerel kültürle daha çok etkileşim halinde olduğundan, ülke tanıtımı için önemli bir faktör olabilir.”
